Saadet Partisi Gebze İlçe Başkanlığı Aralık ayı divan toplantısı Araştırmacı Tarihçi Yazar Ekrem Şama’nın katılımıyla İlçe Konferans salonunda geniş bir katılımla gerçekleşti.
Aralık ayı divan toplantısını İlçe Konferans salonunda geniş bir katılımla gerçekleştiren Saadet Partisi Gebze İlçe Teşkilatı çelikleşmeye devam ediyor. Araştırmacı Tarihçi Yazar Ekrem Şama’nın konuşmacı olarak katıldığı ilçe Divan toplantısına çok sayıda Milli Görüşçü katıldı.
“YAPILAN ZAM ALIM GÜCÜNÜ ARTTIRMADI”
Açılış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Mustafa Türel asgari ücrete yapılan zammın son 50 yılın en büyük zammı olarak ilan edilmesine tebessüm ederek bunlar ya sayı saymasını bilmiyorlar ya da matematikten haberleri yok bundan 25 sene önce 54. Hükümetin Başbakanı Milli Görüş Lideri merhum hocamız Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın 11 aylık iktidarında işçiye memura emekliye bağkurluya %100’ün üzerinde zam yapıldığını unutuyorlar galiba diyerek “Evet kayda değer bir zam oldu. 20 yıllık AK Parti iktidarında ki en büyük zammı vererek kendilerini geliştirdiler ancak 2021 yılında ki asgari ücretin alım gücüne yapılan bu zam bile yetişemedi. Alım gücü düştü. İnsanların alım gücü mevcut zamlarla düşüyor ve düşmeye de devam edecek. Benzin ve mazot fiyatları bir litre fiyatı 11 TL’yi geçti. 2021 başında 47 TL olan 5 litrelik ayçiçeği yağını bugün en ucuz 119 TL’ye alabiliyoruz gerisini siz hesap edin. Dolar Euro almış başını gidiyor. Esnaf sattığı malı yerine koyamıyor toptancılar bayiler mal vermiyor. Üretim yapan firmalar hammadde sıkıntısı çekiyor. Fiyatlar haftalık değil günlük değil telefon görüşmesi bitinceye kadar değişiyor. Böyle bir ekonomik sıkıntının içinde olduğumuz zamanda iktidarın çıkıpta açıkladığı asgari ücret insanları rakamsal anlamda mutlu etmiştir. Ama markete manava kasaba gittiklerinde ki özellikle akaryakıta gelen fahiş zamlarla ellerine geçen alım gücü kalmamış bir ücretle insanlar daha fazla kredi kartlarına ve bankalara muhtaç konuma gelecektir. Sayın Bakanın söylediği 1261 TL’lik ev kiraları çok eskide kalmıştır şuan merkezlerde 2 bin liranın altında ev kirası yoktur. Sırça köşklerde oturarak halkın içinde bulunduğu sorunları göremezler. İnsanların tencereleri kaynamıyor bacalarında duman tütmüyor ve her geçen gün yardıma muhtaç insan sayısı artıyor.” dedi.
“ÖLÜME DOĞRU ADIM ATANLARIN DESTANI”
Sarıkamış Harekâtı’nın Müslümanların yurdunu küfrün işgalinden kurtarmak için ölüme doğru atılan adımların destanı olduğuna dikkat Araştırmacı Tarihçi Yazar Ekrem Şama “Sarıkamış Harekâtı eksi 45 derecede yazlık giysilerle ve patlamış çarıklarla Allah’a ve Elçisine doğru yürüyen erlerin hikâyesidir. Civanmert yiğitlerin inandıkları değerler uğruna anadan, yardan ve serden geçişlerinin hikâyesidir. Düşmana arkasını dönmeyen, cihattan kaçmayan, komutanlarına itaatten ayrılmayan serdengeçtilerin hikâyesidir. Öte yandan Sarıkamış Cephesinde olup bitenler 1914 yılının Aralık ayının ortalarında Enver Paşa’nın verdiği harekât emrinin acı neticesidir. Sarıkamış Harekâtı, Rus işgali altındaki Kars, Sarıkamış ve Ardahan’ı kurtarmak; baharda başlayacak Rus taarruzunu engellemek ve Kafkaslar ile Orta Asya’daki Türk illerinin kapısını açmak amacıyla başlatılmıştır. Sarıkamış Harekâtı ve buradaki 90 bin şehidimiz, Çanakkale Cephesi ve oradaki 250 bin şehidimiz, diğer cephelerde bir hilal uğruna yitirdiğimiz tüm güneşlerimiz ve daha da fazlası bu söylediklerimizle bir bütün olarak ele alınmalıdır. İttihat ve Terakki, 1890 yılında Harbiye ve Tıbbiye Talebeleri tarafından kurulmuş gizli bir cemiyettir. Bu cemiyet İslam Dünyasını parçalamak isteyen emperyalist güçler tarafından desteklenmiştir. Batılı güçler, bir oluşuma destek veriyorlarsa, bir oluşumu finanse ediyorlarsa mutlaka bu işte bir çıkarları vardır. İttihatçılar, yurt dışında Arapça, Arnavutça, Fransızca, İngilizce, Ermenice gazeteler çıkarıp Sultan II. Abdülhamid Han aleyhine yazılar yazdılar. Siyonistlerin Filistin’de toprak talebine olumsuz cevap veren Sultan II. Abdülhamid Han’a karşı çok sert, çok acımasız ve çok haksız bir muhalefet yaptılar. Belki farkında olmadan, bu ülkeye iyilik yapıyoruz diye Siyonizm’e hizmet ettiler. İzledikleri ırkçı politikalarla İslam coğrafyasının parçalanmasına sebep oldular.” dedi.
